⤘ve yine ben merhabalaar
Burada kendimi özgür ve hesapsızca karşımdakiyle empati ya da sempati duymadan konuşabileceğim için memnunum. Uzunca bir aradan sonra yine yazmaya karar vermekle iyi ettiğimi düşünüyorum.Niye mi çünkü dünyanın buna ihtiyacı var diye düşünüyorum. Evet şımarıkça ve enaniyetli bulabilirsiniz bu cümleyi fakat dışarıda hele ki bu sanal platformda fazlasıyla bayağı ve yapay samimiyetten damla bulunmayan onca yığın varken benim bir cümlem batmaz diye düşünmekle birlikte eften püften şeyler yazmayacağıma sizi temin ederim.
 Haydi başlayalım o halde çekiştirmeye :-) Şimdi bu insanlık nereye gidiyor ya nasıl kurtarabileceğiz diye öğütler sıralayamayacağım zira bu beni aşar. Derdim bugün şu ki biz genç ve genç kalanların hayattan ne umdukları ve buldukları.Hayal kırıklıklarını aşarken etrafımızdakilerle olan iletişimimizi ve genelde bunlar gerçekleşmez ya da istediğimiz gibi olmaz ya biz o durumda hayal kırıklığı yaşar bir depresyondan(bu da ayrı bir konuda değinmem lazım) bir diğerine koşar salya sümük etrafa dayanamaz sosyal medyadan köpürür milleti de hasta ederiz ya.Hadi amaa yaptınız  bunu ne o arabesk haller sürekli melonkolik takılmacalar. Çünkü siz hayatın merkezindesiniz siz önemli ve değerlisiniz hayatınızdaki diğerleri figüran ve sizin derdiniz 'en iyisi' tabi, tabii ki böyle olmaz mı? Dert yarıştırırız biz severiz bunu. Bazen biriyle konuşurken ya ben derdimden utandım derken bulmaz mısınız kendinizi? Sonra yutkunur pişman olur anlatıp rahatlayacağınızı umarken bir bakarsınız daha beter dertlenmişsiniz. Bunun çaresi nedir mi ? Çıkar kalemi kağıdı asrın çaresini veriyorum :-) Sadece  dinle ya HU!! Sessiz ol. Hem bir kerede o kafandaki tilki -sayısı kişiye göre değişir- yorulmasın o da yazık. Burada tilki o beynin işte garibim, yapma ona da yazık yandı beynin kimin ne yaptığı kimin senin hakkında ne düşündüğü ile ilgilenip sosyal medyada kudurup paketlerini bitirdin. Yetmedi telefonunun şarjı bitti en olmadık zamanda aslı haberleşmek olan bu güzelim icadı milletin özeline bakacağım diye harcadın bitti. Tüm bunları at kenara rahatla özgürleş ve o karşındaki hani bir kaç seneye yüzüne bakmayacağın 'dost' var ya insan o insan evladı öz çekimlerine dekor değil, dinle onu. İnsanca, insan insan sohbet et onunla, orada ol an da kal ve bak iyilik bu da..Evin önüne hayvanlara yem koymak gibi karşıdan karşıya birini geçirmek, yerlere çöp atmamak gibi. Be insan evladı dinle belki vicdanında bir şeyler kıpırdanır da yaptığın onca kötülüğü yapamaz hale gelir ders alır da belki daha güze bir insan olursun kim bilir...
Dinlemenin bir çok güzelliği var elbette. Ama ya ben konuşmadan duramam diyenlere gelsin bu da .Ufak bir teknikler hadi benden size :-) Bu teknikleri her durumda biriyle konuşurken, tartışırken bilumum tüm iletişim hallerinde kullanabilirsiniz.

EMPATİ
Kişinin yerine kendisine koyup onun düşüncelerini anlayıp uygun tepki verme.(bilişsel empati)
''      ''         ''      ''         ''        ''     duygularını      ''        ''         ''       ''       (duygusal empati)

Bilişsel empati örneği
              A: ''Ya evden çıkarken ocağı kapatmayı unuttuysam?''
              B: '' Evden çıkarken ocağı kapatmadığını düşünüyor olman seni rahatsız ediyor''
Duygusal empati örneği
              A: ''Bana bunu nasıl yapar?''
              B:  ''Kızgınsın çünkü sana bunu yapmamalıydı.''


BEN DİLİ

Sen ..............(davranışını) yaptığın zaman..............(duygu) hissediyorum.
Çünkü;...........
(davranışı)yaparsan çok sevineceğim ve mutlu olacağım.


Ben dili'ni kullamak çok önemli ve ilişkilerde hayatidir. Sürekli suçlayan sen dili'nden ziyade ben dili ile ne hissettiğinizden bahsetmeniz yararınıza olur. Amaan benim bunlara kafa yoracak halim yok derseniz.Siz bilirsiniz. Karar sizin. Görüşmek üzeree.
 Sevgi ile kalın.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar